Lambaları Hiç Böyle Görmediniz!

Son Yüzyıla Damgasını Vuran Beş Tasarım

1. Egg Sandalye: Kopenhag’taki Radisson SAS oteli için 1958′de tasarlanan bu ünlü koltuk tipik Jacobsen stiline sahip. Danimarka’nın en başarılı mimarı ve tasarımcısı Arne Jacobsen’in Kopenhag’taki Radisson SAS oteli için 1958′de tasarladığı bu ünlü koltuk, başta Danimarka olmak üzere tüm dünyaya yayılan modern tasarımının bir nevi öncüsü niteliğinde…

2. Luxo lamba: Başarılı animasyon film şirketi Pixar’ın logosundan da hatırlayabileceğimiz, Luxo çalışma lambalarının tasarımı 1937’de Norveç’li Jacob Jacobsen tarafından geliştirildi. Bugüne kadar 25 milyonun üzerinde satışı gerçekleşen ürünün dünya çapında haklı bir üne sahip olduğunu söylesek yanılmayız.

3. Butterfly Stool: İsmini, kelebeklerin kanatlarını andırdığı için kelebekten alan Butterfly Tabure, Uzakdoğu Kültürü’nün tüm minimalizmi düşünülerek tasarlanmış. Sori Yanagi tarafından tasarlanan tabure, Japonya’da üretiliyor.

4. Fonksiyonel Dolap: Anna Castellini’nin 1969 yılında Kartell firması için tasarladığı plastik depolama sistemleri otuz yıldır aynı firma tarafından üretilip satılmanın dışında New York’taki Modern Art müzesinde de yer alıyor.

5. Juicy Salif: Dünyanın en bilinen tasarımcılarından Phillippe Stark’ın 1990 yılında tasarladığı limon sıkacağı, tüm zamanların en özgün ve yaratıcı tasarımlarından biri olarak kabul ediliyor. Eser, aynı zamanda New York Modern Sanat Müzesi’nde de sergileniyor.

bu robotları insandan ayırmak zor: androit robotlar

Japonya'nın Osaka Üniversitesinde geliştirilen ve bugün tanıtılan android robot, gerçek insanla mimiklerine kadarki benzerliğiyle dikkat çekiyor.  
Daha önce insan görünümlü birçok robot üreten ve bir robot ailesi kurmayı hayal eden Profesör Hiroşi İşiguro tarafından geliştirilen bu yapay kadının hareketlerinin, daha önceki robotlara oranla çok daha doğal olduğu görülmüş.

Uzun siyah saçlı ve siyah etekli robot tanıtım sırasında, model olarak kullanılan 20'li yaşlardaki genç bir kadının gülümseme, öfkelenme gibi tüm hareketlerini hemen ve gerçeğinden farksız taklit etmiş.

Gerçek insanın yüz ifadelerinin bir kamerayla filme alındıktan sonra  elektrik sinyalleriyle robota gönderen bir teknoloji kullanılmış.

Roboton dişlerini göstererek gülmesinin gerçek bir insan görünümü kazandırdığını söyleyen Prof İşiguro, daha önce geliştirilen bu tip robotların çok sayıda ekleminin olmasından ötürü daha karmaşık ve masraflı olduğunu söylüyor. Japon bilim adamı, geliştirdikleri yeni teknoloji sayesinde insan görünümlü robotları üretmenin daha kolaylaştığını belirterek, böylece bu robotlardan daha fazla alanda faydalanmanın mümkün olacağını düşündüklerini söylüyor.

Yüzü sentetik deriden yapılan ve bir hastanede deneme amacıyla hastalara eşlik etmesi düşünülen "Geminoid-TMF" adlı robot 160 bin TL'ye satılacak.

limon enerjisiyle çalışan saat

Anna Gram tarafından tasarlanan bu saat, limonu enerji kaynağı olarak kullanarak 1 hafta kadar çalışabiliyor.

ses sistemli tv koltuğu

evde kayak keyfi: kayak simülatörü

kayak meraklıları artık evlerinde de bunun keyfini sürebilecek.80 kilometre hızla giderken bir dağdan yuvarlanma riskini almak yerine bu simülator ile evde pratik yapmak ve eğlenmek mümkün.

bahçe içinde araba garajı

Genellikle filimlerde gördüğümüz garip fakat ilgi çekici tasarımlardan biri. Londra’da yapılan bu garaj, ön bahçaden yararlanmak ve otopark gibi büyük bir alanıda yaşam alanına çevirmek için ideal bir fikir.